Benefit'in son mucizesi, The Porefessional. İncecik yapılı, kaygan, ten rengi bir balsam. Orta boy bir tüpte, içinde de nasıl kullanılması gerektiğini anlatan, komik ve tatlı bir prospektüsü var. Siyah noktalar, cilt problemlerim sıralamasında yukarılarda olmasa da, Porefessional ilgimi çekti. Çünkü aynı zamanda muhteşem bir makyaj bazı bence. Birazcık Dr.Feelgood'u anımsattı ki, iki ürünün amaçları tamamen farklı. Ortak noktaları yapılarındaki kayganlık ve cilde sürüldüğünde mat ve temiz bir baz elde ediyor olmanız. Bir de ikisi de makyaj üzerine de uygulanabiliyor. Siyah noktalarınız için bir kapatıcı yaratılmış yani.

Şu yukarıdaki pembe kavanoz, dermatolog Gönül Ergenekon'u ziyaret etmiş kişilerin vizesi sayılır. Pasaport kontrolde, bunu göstermeniz gerekir. Mucizevi bir maskedir içindeki. Boya badana hissi verir, tüm cildi örter, ancak tonik yardımıyla çıkar. Gönül Hanım, içine bir adet antibiyotik damlattırır bunun, hazırlayıp size verdikten sonra. Ne alakası var? Var çünkü, gece yatarken yüzüme sürdüğüm bu maskenin sabah kalktığımda cildimde yarattığı tertemiz, yağsız ama kuru olmayan görüntü ve hissin bağımlısı oldum ben. The Porefessional da, işin makyaj kısmını tamamlıyor. Yani benim için o pembe kavanoz ve bu minik, mavi-yeşil tüp bir ikili artık. A Takımı'm. Gönül Ergenekon, siyah noktaların asla sıkılmaması gerektiğini söyler hep. Kendi kendinize sıkmayın, The Porefessional'dan yardım alın sonra da uslu uslu cilt temizliğine gidin derim ben.
Evet, bu yazanlar doğru. Yağsız, hafif, ışık geçiren ve ipeksi bir dokusu var The Porefessional'ın. Bakın nasıl hafifçe parıldıyor parmağımın ucunda...