Sephora Make Up Masters 2012, Yves Saint Laurent ve L'Officiel Dergisi sponsorluğunda geçtiğimiz akşam İstinyePark'ta gerçekleşti. Ben de kendimi jüri masasında otururken buldum. Hayır, öylesine bir kadeh şarap içmeye uğramadım. Bayağı bayağı puan vermek için çağrıldım ve Sephora/YSL ortaklığında hazırlanan 'değerlendirme formu' beni lise sınavlarına geri götürdü. Dikkat etmek gereken onlarca detay, yapılması gereken onlarca hesap vardı. Hatta benim yanıma koydukları hesap makinesi, finalistlerin puanlarını vergisiyle de hesaplayabiliyordu. İki makyör ve altı makyözden oluşan yarışmacı kadrosu, tüm gece boyunca çok heyecanlıydı. Bir kısmını Sephora ziyaretlerimden tanıdığım genç yetenekler, bir saat içinde kendilerine verilen artistik temadan ilham alarak muhteşem makyajlar yaratmaya çalıştı. Tema neydi diyecek olursanız Picasso, Matisse ve Miró'nun birer tablosuydu derim ben de. Finalistlerin çoğu bu tablolarda gördükleri renk ve desen karmaşasını modellerinin yüzüne birebir yansıtmayı tercih etti. Birinciliği kazanan Özlem Gürdağlı ise bir adım öteye giderek kendi hayal gücünü ve duygularını da kattı çorbanın içine, tuzunu tabii ki bol tuttu. Bir makyözün gösteriş düşkünlüğünden daha eğlenceli ne olabilir şu hayatta? (Space Invaders ve Bubblemania oyunları... keh keh keh.) Sponsor YSL olunca ürünler de smokin konforunda ve şıklığındaydı tabii. Markanın makyaj ürünlerine ben de bayılıyorum, bazı ürünlerini yıllardır kullanıyorum. Arada elim yeni bir şeylere gidiyor ama sonra bir bakmışım... Yine oradayım. Aynı siyah smokin gibi işte! Sephora'nın genç yeteneklere destek vermek, elemanlarını motive etmek amacıyla düzenlediği bu tip organizasyonları çok takdir ediyorum, devamını diliyorum. Sevgiler.
15.11.12
Bir makyaj yarışmasının ardından
Sephora Make Up Masters 2012, Yves Saint Laurent ve L'Officiel Dergisi sponsorluğunda geçtiğimiz akşam İstinyePark'ta gerçekleşti. Ben de kendimi jüri masasında otururken buldum. Hayır, öylesine bir kadeh şarap içmeye uğramadım. Bayağı bayağı puan vermek için çağrıldım ve Sephora/YSL ortaklığında hazırlanan 'değerlendirme formu' beni lise sınavlarına geri götürdü. Dikkat etmek gereken onlarca detay, yapılması gereken onlarca hesap vardı. Hatta benim yanıma koydukları hesap makinesi, finalistlerin puanlarını vergisiyle de hesaplayabiliyordu. İki makyör ve altı makyözden oluşan yarışmacı kadrosu, tüm gece boyunca çok heyecanlıydı. Bir kısmını Sephora ziyaretlerimden tanıdığım genç yetenekler, bir saat içinde kendilerine verilen artistik temadan ilham alarak muhteşem makyajlar yaratmaya çalıştı. Tema neydi diyecek olursanız Picasso, Matisse ve Miró'nun birer tablosuydu derim ben de. Finalistlerin çoğu bu tablolarda gördükleri renk ve desen karmaşasını modellerinin yüzüne birebir yansıtmayı tercih etti. Birinciliği kazanan Özlem Gürdağlı ise bir adım öteye giderek kendi hayal gücünü ve duygularını da kattı çorbanın içine, tuzunu tabii ki bol tuttu. Bir makyözün gösteriş düşkünlüğünden daha eğlenceli ne olabilir şu hayatta? (Space Invaders ve Bubblemania oyunları... keh keh keh.) Sponsor YSL olunca ürünler de smokin konforunda ve şıklığındaydı tabii. Markanın makyaj ürünlerine ben de bayılıyorum, bazı ürünlerini yıllardır kullanıyorum. Arada elim yeni bir şeylere gidiyor ama sonra bir bakmışım... Yine oradayım. Aynı siyah smokin gibi işte! Sephora'nın genç yeteneklere destek vermek, elemanlarını motive etmek amacıyla düzenlediği bu tip organizasyonları çok takdir ediyorum, devamını diliyorum. Sevgiler.
No comments:
Post a Comment