8.3.11
Paris Mon Amour: Bir yanlış bir doğruyu götürmez her zaman
Doğru: Stella McCartney. Pürüzsüz bir ten, gözleri ortaya çıkaran bir eyeliner ve gül pembesi dudaklar. Stella McCartney bunu hep yapıyor. Doğal, sade ve çabasız görünümden yana kullanıyor oyunu. Anja Rubik de (en üstteki fotoğraf) Bayan Beatle'in bu ideolojisini pek güzel taşıyor. Stella McCartney kadını olmak, cildine iyi bakmak, bol su içmek, yediğine dikkat etmek, yoga yapmak demek. İç güzellik en çok bu tip bir kadında dışarı yansıyor.
Daha önce sizlerle paylaştığım 'eyeliner'ı sürmeye dıştan başlayın, içeri doğru iki adımda ilerleyin' önerisinin, Stella McCartney backstage'inde de uygulandığını üstten ikinci fotoğrafta görebilirsiniz.
Yanlış: YSL. Daha doğrusu yanlış ruj seçimi. Podyumdaki etkisi Stefano Pilati'nin tam da aradığı şey olabilir ancak böyle bir moru dudaklarınızda taşıyabilmek için ya bir Japon'un ten rengini (sarı bazlı açık tenler) ödünç almanız gerek ya da kızıl saçlara ve bembeyaz bir tene sahip olmanız... Morun içinde daha fazla kırmızı daha az mavi varsa, durum o kadar da fena olmayabilir. Morun pembeye kaçtığı siklamen dışında, çoğu mor tonunun etkisi fazla sert, fazla şiddetli, fazla teatral olacaktır.
Öte yandan YSL'deki topuza (bir kere daha Grace Kelly topuzu) bayıldığımı söylemek istiyorum. Ensede bir çörek edasında firketelenen o saçlar, çok romantik, çok asil.
No comments:
Post a Comment