13.6.11

Tank


























Hatta ve hatta kendisini 'the tank' olarak vaftiz etmek istiyorum. Tam tamına bir saat içinde İstanbul sınırlarını terk edeceğim bu Pazartesi gününde, makyaj eşyalarımı, kremlerimi, kesinlikle dökülmemesi gereken vücut yağlarımı ondan başka kimseye emanet edemezdim! Gittiğim yerde, her şeyi tankın içinde tutabilmek de (banyo paylaşacaksam, tüm ıvır zıvırları hizaya dizmek zorunda kalmamak) büyük bir rahatlık. En son İstinyePark Sephora'da küçük boyuna da rastlayıp onu koleksiyonuma dahil etmediğim için pişmanım. Eğer ikisi bir arada olsaydı kendimi 'The Transformers'ın kozmetik/makyaj versiyonunda yaşadığıma ikna edebilirdim...