6.4.11

Vino 'Vanitas'






















Konumuzun şarapla ilgisi yok aslında. Hatta ve hatta, söz konusu Versace'nin yeni kokusu Vanitas'ı süren bir kadın olduğunda, tercih edilen içki votka ya da cin gibi beyaz, görünmeyen, fazlası alındığında acımadan yere seren bir şey olurdu diye tahmin ediyorum. Bir kadını 'kadın gibi' giydiren Versace, aynı bundan önceki esans maceralarında yaptığı gibi (Red Jeans, Blonde, Crystal Noir, Dreamer, Versace by Versace) parfümde de bu tavrını koruyor. Bir burnun en savunmasız olduğu iki çiçeği seçiyor: Tiare ve frezya. Frezyanın temiz ve keskin kokusunu, misket limonu ve sedirle tamamlıyor. Tonka çekirdekleri ise kokunun tende misafir olduğu yarım saatin sonuna doğru kendini gösterme şansı buluyor.


Temiz kokular tehlikelidir. Ten gibi, mis gibi, bembeyaz bir zambak gibi kokuyor dediğimiz parfümler, tüm temizliklerine rağmen, tam da özlerindeki bu sahte masumiyetten güç alarak, ağırlaşır, dolgunlaşır ve bir süre sonra her metrekareyi kaplarlar. İşte eğer ki amacınız buram buram kokmak ve bunu yaparken fazla korkutucu olmamaksa (karanfil, paçuli, karabiber gibi baharatların kullanılmadığı bir karışım mesela) parfümünüzü buldunuz. Hemen deneyin, herkesin çantasına düşmeden sahiplenin.


Parfümün reklam kampanyasında, özellikle ayrık dişleri ve XXL dudaklarıyla dergi sayfalarına bomba gibi düşen Kansaslı model Lindsey Wixson'la karşılaşıyoruz. İsmini siyah ve karanlık 'kibir' kavramından alan Vanitas'ı koklamadan önce reklam filmini de seyretmenizi tavsiye ediyorum. Çünkü o zaman masum frezyaya bambaşka bir gözle bakmaya başlayacaksınız.





























Lindsey Wixson'dan bahsetmişken, kendisinin şu bahar makyajını da pek eğlenceli ve ilham verici buldum. Paylaşmadan edemedim. Yarından itibaren bu sayfalarda yepyeni ürünlerle tanışacaksınız. Sephora'nın 2011 İlkbahar/Yaz koleksiyonunu tanıttığı lansmanda benim de tanışma fırsatı bulduğum çok keyifli şeyler bunlar... Video için en alta ilerleyiniz.





5 comments:

  1. Anonymous6.4.11

    blogunuzu cumartesi aksami kesfettim.. ve o gunden beri kacirdigim tum postlarinizi inanilmaz buyuk bir keyifle okuyorum.. henuz hepsini bitiremedim ama bu hizla gidersem 1-2 gun icinde hepsini okumus olacagim. Tavsiyeleriniz, yorumlariniz cok samimi ve guven verici. Onumuzdeki gunlerde bir kozmetik alisverisi yapacagim. Bazi urunler arasinda kararsiz kaldim ve kafam cok karisti. Sizin gibi guvenebilecegim birinin tavsiyesine ihtiyacim var. Bana kesinlikle dagilmayan, surumu kolay, uzun saatler gozde kalabilen simsiyah bir goz kalemi, kirpikleri dolgunlastirip kiviran yine siyah bir rimel, akneye megilli oldukca hassas bir cilt icin hergun kullanilabilecek bir pudra onerebilirseniz size minnettar olurum.

    Biraz uzun oldu :)
    Simdiden tesekkurler

    ReplyDelete
  2. Anonymous6.4.11

    birde yves saint laurent touch eclat onerirmisiniz?? :)

    ReplyDelete
  3. offf sorcak çok şeyim var ve okunacak bir sürü postun var ... Uzun yazı üşendirir ama seninkiler tadından yenmiyo...:))
    http://yaseminondar.blogspot.com/

    ReplyDelete
  4. Sevgili Gizem,
    Teşekkür ederim.
    Dağılmayan bir göz kalemi arıyorsan CARGO'nun göz kalemini ya da Estée Lauder'ın Double Wear Stay In Place göz kalemini deneyebilirsin. Ben ikisinden de çok memnun kaldım. Kirpiklerini kıvırmak için maskaradan değil bir kirpik kıvırıcısından faydalanman gerek. CARGO, maskara konusunda da başarılı bence. Benefit Hello Flawless pudra, hem cilde zarar vermiyor hem de akneli ciltlerin zaman zaman karşılaştıkları o pütürlü ve kızarık görüntüyü kapatmaya yetiyor. YSL Touche Eclat'ı tavsiye edip etmediğimi de sormuşsun. Tavsiye ediyorum ancak şu an piyasada onunla yarışacak alternatifler de mevcut.


    Sevgili Yasemin,
    İltifatların için teşekkür ediyorum.


    İkinize de sevgiler,
    aC.

    ReplyDelete
  5. Anonymous7.4.11

    cok cok tesekkur ederim yardimci oldugunuz icin.
    sevgiler.

    ReplyDelete