10.10.10

Oje laboratuarı

















Yukarıda gördüğünüz NARS Limited Edition Zulu ojeyi çılgıncasına istiyordum. Oldum olası, yeşil rengi severim tırnakta. Özellikle de böyle siyaha bakan bir tona yaklaştığında, harika sonuçlar veriyor. Tabii 'limited edition' söylemi beni harekete geçirmeliydi ve Zulu'ya kavuşmak için paçaları sıvamalı, yelkenleri foralamalıydım. Moda, oje renk yelpazesini baştan yarattı ya... Şimdi herkes çok cesur. (Dilim varmıyor ama Zulu'ya kavuşamamış olmanın öfkesiyle gaza gelerek) Yaşlı başlı kadınların tırnaklarında inanılmaz renklere rastlıyorum. Gözlerim kamaşıyor mücevherli ve ojeli ellerini bir sağa bir sola salladıklarında. Zümrüt yeşili, çamur rengi, simli gümüş, kanarya sarısı, ateş kırmızısı, Parliament mavisi... İşte Zulu'yu da onlar kapmış! Çünkü yok. Bulamıyorum. Bulamadım.

Peki ne yaptım? Kendimce koyu bir yeşil elde etmek için şu üç markayı bir araya getirdim. Essie, Sephora ve Chanel. California Nail Bar'dan Asuman (kendisinden daha önce de bahsetmiştim, hatırlayacaksınız) bana yardımcı oldu. Essie'nin Pretty Edgy'si, Sephora'nın granit rengi ve Chanel Black Satin karışınca... İşte en tepedeki fotoğrafta gördüğünüz o muhteşem renk ortaya çıktı. Dumanlı yeşil!

Ojeleri birbirine karıştırırken doku uyumunu da düşünmek gerekiyor ama bu kez Zulu'suzluk gözümü kararttı ve farklı dokuları karıştırdım. Sonuçtan da memnunum. Sürümü kolay, rengi muhteşem bir oje çıktı ortaya.

Hangi şişenin içinde yaratacaksanız ojenizi, o şişeyi biraz boşaltmanızda ve yeni renkler için yer açmanızda fayda var. Ojeleri tek bir şişede birleştirdikten sonra sizi yoğun bir 'çalkalama' ve 'karıştırma' seansı bekliyor çünkü.

Ben de sokakta beni durdurup 'ojenizi nereden aldınız' diye soracak olan o yaşlı hanımefendiyi bekliyorum şimdi. Ona 'siz Zulu'ya giderken ben geri dönüyordum efendim' diyeceğim.

İyi pazarlar!
Keyifli ojelenmeler!